İSTANBUL ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PEYAMİ ÇELİKCAN, HALKBANK KONUSUNDA YEREL BASINA AÇIKLAMA YAPTI

Bankalardaki tüm varlıklarına Halkbank tarafından tedbir konulması neticesinde sıkıntılı günler geçiren İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Çelikcan, Dragos Kampüste basın mensuplarıyla toplantı yaparak yaşanan süreç hakkında bilgi verdi.

Rektör Prof. Dr. Peyami Çelikcan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Coşkun Çakır, Genel Sekreter Akif Demirci, Halkla İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Ayşegül Başar’ın katıldığı toplantıda, Rektör Prof. Dr. Peyami Çelikcan “Halkbank ile bugüne kadar sürdürdüğümüz verimli işbirliğinin, bundan sonraki süreçte de devam edeceğine ve bu durumu aşacağımıza inanıyoruz” dedi.

2008 yılında Bilim ve Sanat Vakfı tarafından kurulan İstanbul Şehir Üniversitesi, ülkemize yüksek kalitede, memleketimizin değerleri ve evrensel ilkeler çerçevesinde eğitim veren, küresel çapta bir yükseköğretim kurumu kazandırmak idealiyle kolektif bir bakış açısıyla hayata geçirilmiştir. İstanbul Şehir Üniversitesi bugün 1105 ön lisans, 5069 lisans, 859 yüksek lisans ve 47 doktora olmak üzere toplam 7080 kayıtlı öğrencisine eğitim hizmeti vermektedir. Bunlar arasında %15’lik grubu oluşturan 1064 uluslararası öğrencimiz 87 farklı ülkeden gelerek İstanbul Şehir Üniversitesi’ni tercih etmiştir. Böylesi bir çeşitlilik ülkemizde çok az eğitim kurumunda mevcuttur.

Öğretim üyelerinin büyük bölümü, doktoralarını ABD ve Avrupa’daki en iyi üniversitelerde tamamlamış ve yurt dışındaki üniversitelerde görev yapmış akademisyenlerden oluşan İstanbul Şehir Üniversitesi, bu anlamda kurulduğu günden beri tersine beyin göçünü desteklemiştir. İstanbul Şehir Üniversitesi’ni tercih eden akademisyenler arasında Mehmet Genç, Ayşe Soysal, Engin Deniz Akarlı, Cem Behar, Ferhat Kentel, Ergun Özbudun, Gonca Soygüt Pekak, Macit Kenanoğlu, Hatice Aynur, Serap Yazıcı, Haldun Evrenk, Abdulhamit Kırmızı, Ahmet Faruk Aysan, Nezih Erdoğan, Mehmet Ali Büyükkara, İsmail Kara, Erdem Başçı,  Mesut Yeğen, Halil İbrahim Düzenli, Mehmet Fatih Uslu, Şadi Evren Şeker, Uğur Tanyeli gibi her biri kendi alanında duayen isimler yer almaktadır. Üniversite’mizde 302’si tam zamanlı akademisyen olmak üzere, toplam 758 çalışan görev yapmaktadır.

İstanbul Şehir Üniversitesi öğrenci ve mezunları, farklı alanlarda yapılan KPSS, ALES, ÜDS, YÖKDİL sınavlarında Türkiye’deki tüm üniversiteler arasında ilk ona, belli branşlarda ise ilk beş ve ilk üç arasına girmektedir. Türkiye’de en fazla Erasmus hibe desteği alan birkaç üniversiteden biri olan İstanbul Şehir Üniversitesi aynı zamanda ulusal çapta yapılan öğrenci memnuniyet anketlerinde de, en iyi üniversiteler (A+) arasındadır.

Üniversite’miz, kuruluşundan bu yana geçen kısa zaman içinde 2972 mezun vermiştir. Okulumuzun yüzlerce mezunu Avrupa ve ABD’nin en iyi üniversitelerinde ve ülkemizin önde gelen üniversitelerinde yüksek lisans ve doktora yapmaktadırlar. Aynı şekilde mezunlarımız ulusal ve uluslararası birçok resmi ve özel kuruluşta çalışmaktadır. Mezunlarımız bulundukları yerlerde sadece İstanbul Şehir Üniversitesi’ni değil Türkiye’yi temsil etmektedirler.

İstanbul Şehir Üniversitesi her yıl Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından denetlenmiş, bu denetimlerden başarı ile geçmiş, 2019 yılında ise Yüksek Öğretim Kalite Kurulu’nun 4 yıllık dış değerlendirmesini resmi değerlendirme raporuna yansıyacak şekilde en iyi neticeyle tamamlamıştır. Ayrıca Üniversite’miz, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarına göre 2019-2020 Akademik Yılı’nda tüm programlarda yüzde 94 doluluğa ulaşmıştır. YKS yerleştirme

sonuçlarına göre Vakıf Üniversiteleri’nin doluluk oranının yüzde 84 olduğu göz önünde bulundurulduğunda, elde ettiğimiz doluluk oranı gerçekten büyük bir başarıdır.

Üniversite’miz kurulduğu günden itibaren bir yandan ulusal ve uluslararası alanda başarılı çalışmalarına devam ederken diğer yandan öğrencilerine daha çok fayda sunacak bir akademik ortam sağlamak amacıyla, kampüs olanaklarını geliştirme arayışına girmiştir. Bu kapsamda bilindiği üzere 2009 yılında Özelleştirme İdaresi tarafından Dragos arazisi Üniversite’mize tahsis edilmiştir. Bu süre zarfında, söz konusu tahsise karşı çıkarak imar ve devir konuları ile ilgili açılan 17 adet davanın tamamı, Üniversite lehine sonuçlanmıştır. Davaların neticelenmesi ve inşaat ruhsatlarının alınmasından sonra, kampüs alt yapısı ve inşaatı için Bilim ve Sanat Vakfı’nın ve bağışçılarımızın yaptığı çok önemli katkılara ilave olarak, birçok başka vakıf üniversitesinin yaptığı gibi yatırım kredisi kullanılmıştır. Halk Bankası’ndan temin edilen söz konusu yatırım kredisi ile kampüs inşaatına başlanmıştır. Dragos kampüs arazisi ile Tuzla’da bulunan bir arazimiz teminat gösterilerek alınan bu kredi sayesinde kampüs inşa edilip, 2017-2018 Akademik Yılı’nda eğitim ve öğretime yeni kampüste başlanmıştır.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından kampüs arazimizin devrine ilişkin olarak açılan en son dava ise İdare ve Bölge İdare Mahkemeleri tarafından ivedi yargılamaya tabi olan özelleştirme işlemine itirazın 30 gün içinde yapılması zorunluluğu nedeniyle reddedilmiş ancak Danıştay 13. Daire tarafından işleme alınmıştır. 13. Daire tarafından Özelleştirme İdaresi’nin söz konusu devir işleminin yürütmesinin durdurulması yönünde almış olduğu ara karar üzerine de, hukuki olarak yeniden yapılandırma hakkımız saklı olmasına karşın, Halkbank tarafından yatırım kredisinin teminatının riske girdiği iddia edilerek, tüm banka hesaplarımıza Banka tarafından tedbir konulmuştur.

Ekonomik kriz sebebiyle zor duruma düşen birçok şirketin, spor kulübünün ayakta kalması için kimi zaman mali imkânları zorlayan koruyucu adımlar atılırken İstanbul Şehir Üniversitesi’nin de finansal yeniden yapılandırma hakkından yararlanması sağlanmalıdır. Yeniden yapılandırma imkanı verilmesi durumunda Üniversite’nin hesaplarında, cari harcamalarını ve mali yükümlülüklerini yerine getirecek mali kaynağı vardır.

Bu bilgiler ışığında özellikle belirtmek isteriz ki; konuyu ivedilikle çözüme kavuşturmak adına tüm taraflar ile iyi niyetli ve çözüm odaklı görüşmelerimiz, hukuki haklarımız çerçevesinde devam etmektedir. Bu kapsamda, Halkbank ile bugüne kadar sürdürdüğümüz verimli işbirliğinin, bundan sonraki süreçte de devam edeceğine ve bu durumu aşacağımıza inanıyoruz. Tüm hayatı boyunca bilim, araştırma ve eğitim için çalışmış, ülkemiz gençliğine daha kaliteli ve uluslararası düzeyde eğitim ve öğretim sunma amacıyla mücadele etmiş bir topluluk olarak; 10 yıl içerisinde elde ettiğimiz başarılarımızın daha da büyüklerini gerçekleştirmeyi arzu ediyoruz. Çünkü bizler için öğrencilerimizin, mezunlarımızın, akademik ve idari çalışanlarımız ile ailelerinin de içinde bulunduğu 10 binlerce kişilik bu topluluğun, yaşanan durumdan olumsuz etkilenmemesi ve öğrencilerimizin üniversite hayatlarının en iyi şekilde devam etmesi bizim için her şeyin üzerindedir.

Bu vesileyle, süreç boyunca bizden kıymetli desteklerini esirgemeyen öğrencilerimize, mezunlarımıza akademik ve idari çalışanlarımız ile bölge halkına, gönülden teşekkür etmeyi bir borç biliyoruz. Sizlerden aldığımız bu güçle; başta Kartal, Maltepe, Pendik ilçelerimiz olmak üzere tüm Anadolu Yakası’na katkı yaparak, ülkemiz gençlerinin geleceğine değer katmaya devam edeceğiz.